onu sıkıl diye toprağa kondurmuşlar....
Bu şiiri bilenler fark eder belki halimi anlatmak için biraz değiştirdim. Sadece canım çok sıkılıyor , bir dönemin daha sonuna geliniyor ve final haftası yaklaşıyor , kafamda hangi ders nasıl çalışılacak bir plan yok.
Dün gece microprocess e baktım , öyle baktığımı farkettim , yav vizeden sonra işin ucu kaçmış, derslere adam gibi girmedim, görünen o ki baya bir efor sarf etmem gereken en başlıca ders , kitap şu an karşımda sinsi sinsi gülüyor '' gel buraya ne halt yiyorsun orda sana sınavda gösterecem ben yazıyı bloğu der gibi '' ama kendinden haberi yok salak dersin , adam gibi ders diye başka üniversitelerde gösterilmiyor bile , gösterilende günümüzde piyasaya uygun yazılım şeklinde olanlar , işte bizim deü farkı bu işte .zaten bu bölümde yazılım ve sinyal dersleriyle hiç aram iyi olmadı ki bunla da olsun. ne yapalım sistem öyle bir sistem ki her şeyi bilmen lazım dercesine adamı boğuyor, kardeşim bana kendimi geliştirmek istediğim alanda ders versene , hay sizin üniversite anlayışınıza diyor insan da elden gelen bir şey yok. şu diplomayı allahın izniyle alsaydık.
Sonra control var , allahtan hoca vizelerden sonra fazla konu işlemedi, yinede hiç bakmadığım iki slayt var sanırsam. en azından micro gibi değil çalıştıkça anlaşılıyor , zaten taşları yerine oturttuk vizelere çalışırken biraz daha kasarsak olur inşallah .
Tabi motor bangır bangır bağrıyor iki tane hiç bilmediğin konu var bende hemen oh çekme diye , zaten oda bir sıkıntı controlle motor peşpeşe , şu bir hafta hem motor hem micro çalışmalıyım , adını gönlüme yazmak istiyorum motor , en sevdiğim derssin ama ona da eyüp hoca izin vermiyor, standartı yok adamın, o kadar çalıştık öğrendik ilk dönem ne oldu hop finalde lokum gibi sorularla lokum gibi sınava tabi tutaraktan , biz dc motor dedik candır dedik çalıştık , hoca gitti , iki tane baba trasformator cananı getirdi. neyse fazla takmadık be motor eğildiysek te sana karşı eğildik dedik ve bu döneme geçtik. ama yine de bu durum beni her zaman çekimser davranmak zorunda bırakıyor power a karşı. ve şu anda aklıma barış mançodan o şarkı geldi ''
Arpa buğday yan yana orak istemez
Yağız at şahlandımı durak dinlemez
Sende biraz naz ediyorsun ama sanki bana gönlün var gibi gibi
Yüzüme karşı git diyorsun ama sanki gözlerin kal der gibi gibi
Yeter çektiğim insaf et gayri senin bana gönlün var gibi gibi ...
şu an bu şarkı senle beni anlatıyor motor bilinmez duygu karmaşıklığını ve acısını.
Analog communication ,oh canını sevdiğimin dersi her ne kadar lablarından o devre tasarımlarından ve kurduğun halde çalışmayan devrelerinden nefret etsem de , keşke hepsi senin gibi olsalar be. bu senin kolaylığından değil , bunun en büyük sebebi hoca farkı standartı belli hocaların , nerde ne soracağı , adamlar uzaydan soru getirmiyor, ne anlattıysak onun kafasındalar , daha doğrusu kendilerinin yapabileceği soruları soruyorlar öğrencilere.
Hadi bakalım başlasın final maratonu ve yine barış mançoyla kapatalım
Yaz dostum
Mustafa söyler kendi bir ders alır mı
Yaz dostum
su üstüne yazı yazsan kalır mı
Yaz dostum
bir dünya ki haklı haksız karışmış
Yaz dostum
boşa koysan dolmaz, dolusu alır mı
Hadi bakalım başlasın final maratonu ve yine barış mançoyla kapatalım
Yaz dostum
Mustafa söyler kendi bir ders alır mı
Yaz dostum
su üstüne yazı yazsan kalır mı
Yaz dostum
bir dünya ki haklı haksız karışmış
Yaz dostum
boşa koysan dolmaz, dolusu alır mı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder